Korkuyorum
Neden korkuyordum, köklerim sevdayla sulanırken. Güneşin ışıkları eğik gelmeye başlayınca mı gelirdi sonbahar? Bu muydu korkum? Yağmur çok şiddetli yağınca,
Neden korkuyordum, köklerim sevdayla sulanırken. Güneşin ışıkları eğik gelmeye başlayınca mı gelirdi sonbahar? Bu muydu korkum? Yağmur çok şiddetli yağınca,
Ne çabuk geçti o güzelim yıllar. Daha hayatın başındayız Dediğimiz yaşlar. Kısacıkmış, uzun sandığımız yollar. Kışa yakın bir bahardayız, Kim
Parmak izi, gerçeği görmezden gelemeyeceğimiz, kulak ardı edemeyeceğimiz bir olgudur. Herkesin kendine ait, tek ve özel bir parmak izi vardır.
Neden korkuyordum, köklerim sevdayla sulanırken. Güneşin ışıkları eğik gelmeye başlayınca mı gelirdi sonbahar? Bu muydu korkum? Yağmur çok şiddetli yağınca,
Kara bulutların, arasından sızan mavi gibidir hayat. Her damla ruhuma rahmet, İsyana set yeisimi setret. Hayat, umuda direncimi daim var
Biten bir sevdanın sürgün yemiş ayağıyımKöklerimden toprağımı,gökyüzümden güneşimi çaldılar.Bütün kuşları Kaf Dağı’nın ardına sürdüler.Çatlamış bardakta su biriktirmeye çalışıyor gözlerim.Nafile feryatlarımın
Ruhum, ruhunaElim, elineKalbim, kalbineAteşim, ateşineSevdam, sevdana değdiNasıl içimize işlemesin bu sevdaGel de ayır balığı denizdenGökyüzünden güneşiYıldızlardan ay’ı…